in

Otonom Hastalığı Olan Otozomal Dominant Lökodistrofi

Otonom Hastalığı Olan Otozomal Dominant Lökodistrofi: Tanım, Sıklık, Nedenler, Kalıtım Modeli ve Diğer İsimler

İçindekiler

Tanım

Otonom hastalıklı (ADLD) otozomal dominant lökodistrofi olarak bilinen bir grup genetik bozukluktur. Lökodistrofiler, miyelin olarak bilinen yağlı maddeyle kaplanan sinir liflerinden meydana gelen sinir sisteminin beyaz maddesi içerisinde bulunan anormallikler ile karakterizedir. Miyelin kılıfı sinir liflerini sararak sinir uyarılarının hızlı iletilmesini sağlar.

ADLD’li bireylerde yetişkinlik döneminde ellili yaşlarda tipik olarak belirti ve semptomlar görülür. Bu durumun ilk belirtileri genel olarak, vücut ısısının düzenlenmesi ve kan basıncının düzenlenmesi, istemsiz vücut hareketlerinin kontrol edildiği otonom sinir sistemiyle alakalı bilgileri içerir. Bu sorunlar arasında mesane ve bağırsak işlevinde zorluk, ayaktayken kan basıncında hızlı düşüş (ortostatik hipotansiyon) ve erkeklerde erektil disfonksiyon görülür. Nadiren bireylerde, tehlikeli olabilecek yüksek vücut ısısına neden olan yeteri kadar terlememe (anhidroz) görülür. ADLD’de genel olarak sinir sistemi sorunlarından dolayı hareket güçlüğü görülür. Etkilenen kişilerde, hareket esnasında durumun kötüye gitmesinden kaynaklanan kas sertliği (spatisite) ya da zayıflık gibi istemsiz ritmik titreme görülür.

ADLD’li bireyler, uzaktaki nesneyi almak amacıyla ölçeği ve mesafeyi yargılamak amacıyla (dismetri) el çırpma ya da ayağını yere vurma gibi sürekli değişen hareketler (disdiadokokinezi) ile beraber sıklıkla koordinasyonu sağlamak amacıyla (ataksi) zorluk yaşarlar. Bu hareket sorunları genel olarak bacakları olumsuz etkiler, bu durum kötüleştikçe kollar etkilenir ve en son da yüz etkilenir. ADLD’li bazı bireylerde görülen bazı semptomlar enfeksiyon, ateş ya da ısıya maruz kalma esnasında kötüleşir. Yürüme güçlüğü ve dengesiz yürüyüş sebebiyle, etkilenen birçok birey bastona ihtiyaç duyar.

Genel olarak zeka seviyesi etkilenmez. Bununla beraber uzun süredir ADLD olan bireylerde entelektüel işlevlerde (demans) düşüş görülür. ADLD yavaş ilerlese de kötüleşir ve etkilenen kişilerde genel olarak semptomların görülmesinden itibaren 10 ile 20 yıl sonrasında hayatta kalır.

Sıklık

ADLD’nin kesin olarak görülme sıklığı bilinmemektedir. Bilimsel olarak literatürde yaklaşık 70 etkilenen birey bulunmaktadır, ancak bu durumun yetersiz teşhis edilmesinden kaynaklandığı düşünülmektedir.

Nedenler

ADLD, LMNB1 geninde görülen bir mutasyondan kaynaklanır. Bu gen, lamin B1 proteininin üretimi için uyarı verir. Lamin B1, çekirdeği saran bir zar olan nükleer zarfın temel bir iskelesinde bulunan (destekleyici) bileşendir ve hücreler içerisinde çekirdeğin şekil almasında önemli bir rol oynar. Lamin B1 ayrıca hücre bölünmesi öncesinde hazırlık evresinde DNA’nın kopyalanmasında (replikasyonunda) ve bunun gibi birçok genin aktivitesine (ifadesinde) sebep olur.

Yaklaşık olarak bütün ADLD vakaları, LMNB1 geninin anormal olarak ortaya çıkan kopyasından ( duplikasyon ) kaynaklanmaktadır. Bu kopyalama sonucunda normal seviyeden fazla lamin B1 üretilmiştir. Lamin B1 vücuttaki hücrelerde bulunur, beyindeki hücrelerin özellikle lamin B1’deki değişikliklere duyarlı olduğu bilinmektedir. Sinir hücrelerini miyelinle kaplamaya yardımcı olan oligodendrosit adı verilen hücrelerin özellikle etkilendiği görülür. Artan lamin B1 seviyeleri, miyelin üretimi de dahil olmak üzere hücrede çeşitli roller oynayan genlerin ekspresyonunun azalmasına sebep olur. Buna ek olarak, lamin B1 miktarındaki bir artış, nükleer zarfın sertleşmesine neden olur. Bu değişiklikler hücre fonksiyonunda sorunlara sebep olur ve zamanla miyelin bakımının ve üretiminin azalmasını sağlar.

ADLD’li bireylerde omurilik ve beyinde (merkezi sinir sistemi) miyelin kaybı (demiyelinizasyon), genel olarak hareket problemleri gelişmeden yıllar önce görülür. Omuriliğin demiyelinizasyonu, beyinden vücuda gelen sinir sinyallerinin iletimini olumsuz etkileyerek, mesane kontrolü ve ortostatik hipotansiyon ile ilgili sorunlara ve buna bağlı olarak ADLD’nin erken belirti ve semptomlarına muhtemelen katkı sağlar. Hareket sorunları muhtemelen beynin hareketleri koordine eden (beyincik) ve omuriliğe uzanan sinir hücrelerinin (kortikospinal yollar) ve istemli olan kas hareketini kontrol eden bölgesindeki demiyelinizasyondan kaynaklanmaktadır.

Kalıtım Modeli

Bu durum otozomal dominant olarak kalıtılır, bu da her hücrede değiştirilmiş olan genin bir kopyasında bozukluğun olduğunu gösterir. Birçok durumda, etkilenen bir bireyin bu durumun görüldüğü bir ebeveyni vardır.

Bu Durum için Diğer İsimler

  • ADLD
  • Otonom semptomların görüldüğü erişkin bireylerde otozomal dominant lökodistrofi
  • Otozomal dominant erişkin başlangıçlı demiyelinizan lökodistrofi
  • LMNB1 ile bağlantılı erişkin bireylerde başlangıcı otozomal dominant lökodistrofi

Kaynak: https://medlineplus.gov/genetics/condition/autosomal-dominant-leukodystrophy-with-autonomic-disease/

Görsel Kaynak: https://n.neurology.org/content/83/12/e121

Editör: Selin Su GÜNDÜZ

Ne düşünüyorsunuz?

1 Point
+ Oy - Oy

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir