in

ÇalışkanÇalışkan

Kıyı Türlerinin Kamuflaj Mücadelesi

Araştırma, Sokak Lambalarındaki Artışların Kıyı Türlerinin Kamuflaj Etkisini Azalttığını Gösteriyor 

Giriş

Bir çalışma ortaya çıkardı ki dünya şehirlerini ve sahil kıyılarını aydınlatmak için kullanılan aydınlatmadaki gelişmeler yüzünden, yiyecek aramak ve beslenmek için karanlığa güvenen türler kamuflaj kabiliyetlerini kaybediyorlar. Dünya genelinde, enerji verimli geniş spektrumlu aydınlatmanın yaygınlaşması, görsel olarak yönlendirilen ekolojik sürecin düzenini bozma potansiyeline sahiptir.

Yeni araştırma, bu yeni aydınlatma teknolojisinin bir avcı hayvanın, doğal arka plana karşı av türünü ayırt etme yeteneğini önemli ölçüde arttırabileceğini ispatladı. Bu etkinin büyüklüğü, organizmaların rengine bağlı olarak değişir. Bunun anlamı, belirli renk değişimleri daha büyük risk altında olabilir.

Journal of Applied Ecology’de paylaşılan çalışma, Plymouth Üniversitesi ve Plymouth Marine Laboratuvarında (PML) çalışan araştırmacılar tarafından yürütüldü. Bu araştırma, gece yapay ışığın (artificial light at night (ALAN)), kıyı türlerinin kamuflaj mekanizmasını etkileme potansiyelini inceleyen ilk araştırmalardan biridir.

Uygulamalı Denizcilik Bilimi Yüksek Lisans Derecesi için çalışırken araştırmaya öncülük eden ve şimdi Plymouth Üniversitesi’nde doktora adayı olan Oak McMahon: ” Bu çalışma açıkça gösteriyor ki, bu yeni ışıklandırma teknolojisi bariz bir şekilde av türlerinin kamuflaj verimliliğini azaltarak göze çarpmasını arttıracaktır. Bulgularımız, kıyı şeridimizde yaygın olarak bulunan Littorinid salyangosu türlerinin, eski tarz aydınlatma ile aydınlatıldıklarında kamuflaj halinde kalacağını ortaya koymuştur. Ancak modern geniş spektrumlu aydınlatma ile aydınlatıldıklarında, avcı hayvanlar tarafından net bir şekilde görülebilir ve bunun sonucunda da çok daha uzun vadeli risk ortaya çıkar.” dedi.

Doğal Çevre Araştırma Kurulu (Natural Environment Research Council) tarafından finanse edilen bu çalışma, ALAN’ın artan seviyelerini ve kıyı şeridindeki etkilerini vurgulayan,  Üniversite ve PML tarafından yapılan en son araştırmadır.

Bu çalışma için bilim insanları, dünyanın kıyıları boyunca yaygın olarak bulunan Lottirinid salyangozunun 3 belirgin renkte göze çarpan fenotipik varyantlarını saptamak için iyi yapılandırılmış bir model kullandılar.

Araştırmacılar, türlerin farklı formlardaki ışıklarla aydınlatıldıklarında üç yaygın kıyı avcısına nasıl göründüğünü karşılaştırdılar. Bu, 20. yüzyıl Dar Spektrumlu Düşük Basınçlı Sodyum (Low Pressure Sodium (LPS)) Aydınlatmasını, üç tip modern geniş spektrumlu aydınlatmayı, Yüksek Basınç Sodyum (High Pressure Sodium (HPS)); Işık Yayan Diyotlar (LED’ler) (Light Emitting Diodes (LEDs)); Metal Halojenür (Metal Halide (MH)) ve son olarak güneş ve ay tarafından sağlanan doğal ışığı içerdi.

Kıyı Türlerinin Kamuflaj Mücadelesi
Görsel: Sokak aydınlatmasının, Plymouth ve çevresindeki kıyı alanlarında gece vaktinde nasıl bir yapay parıltı oluşturduğuna dair çalışmadan bir fotoğraf.

LPS ışığı altında, bütün salyangozlar etkin bir şekilde kamufle oldular. Ancak çoğu durumda, LED’ler ile, MH ve güneş ya da ay ile aydınlatıldıklarında sarı salyangozlar, kahverengi ve zeytin yeşili olanlarla kıyaslandığında önemli ölçüde, çok daha fazla görülebilirdi.

Dr. Thomas Davies, Plymouth Üniversitesi Deniz Koruma Bölümü Öğretim Üyesi ve çalışmanın kıdemli yazarı: “ Teknolojiler geliştikçe, dar spektrumlu aydınlatmalar güvenli bir şekilde yaşamamız ve seyahat etmemiz için olanak sağlıyor. Ancak tahminlere göre, gezegenin Kuzey Kutup Dairesi ve Antarktika arasında kalan ve dünyanın dörtte birlik kısmını kapsayan bölge gece ışık kirliliğinden etkileniyor. Bazı tahminlere göre, LED ampüller beş yıl içerisinde küresel sokak aydınlatma piyasasının %85’ini oluşturacak, ve bizim çalışmamızda bu tür gelişmelerin hem bugün hem de gelecekte insanlar ve hayvanlar için geniş bir yankı yaratacağını vurguluyor.” dedi.

Dr. Tim Smyth, PML Deniz Biyokimyası ve Gözlemler için Bilim yöneticisi ve araştırmada yardımcı yazar, ekliyor: “Çevrenin gün boyunca aydınlatılabilmesi, son yüzyılda kent manzaralarında bir dönüşüm yaratmış ve bazıların Antroposen (Kentosen) olarak adlandırmaya başlamıştır. 1970’ler ve 80’lerdeki gençlik yıllarımda, şehirlerden turuncu parıltıya geçiş yapıldı, şu an ise insanların doğru şekilde renkleri algılamasına olanak sağlayan enerji verimi sağlayan geniş spektrumlu LED’lere çok daha fazla geçiş yapıldı. Bu çalışma, bu ilerlemenin doğal dünya için ek sonuçlara sahip olduğunu ve çevreye yaptığımız yapay değişikliklere artan oranda uyum sağlamak zorunda kaldığını gösteriyor. Onların benimsenmesinin en kötü sonuçlardan kaçınmak için kendi teknolojilerimizi adapte etmeyi öğrenmeliyiz.”

Yapay Aydınlatmanın Kıyı Şeritlerimiz Üzerindeki Etkisini Azaltmak için Ne Yapılabilir?

Hesaplamaların gösterdiğine göre, gezegenin kutup bölgeleri arasındaki dünya yüzeyinin %23’inin ALAN’dan etkilendiğini ve 2012 ile 2016 yılları arasında %2.2’lik bir artış hızından etkilendiğinden dolayı, durumu ele alma ihtiyacı en basit tabirle baskı yapıyor.

Çalışmada araştırmacılar, ekolojik etkilerini göz önünde bulundurarak planlamacılar ve çevre yöneticileri için mevcut olan çeşitli kısıtlama metodlarını belirtmektedir.

Bunlar, kullanılan ışık miktarının azaltılmasını, çevre üzerindeki etkilerini azaltmak için ışıkların korunmasını, talebin en çok olduğu zamanlarda kısmi süreli gece aydınlatmasının kullanılmasını ve ekolojik etkileri en aza indirmek için aydınlatma spektrumunun manipüle edilmesini içerir.

Araştırmacılar, bu etkileri önlemek için dar spektrumlu aydınlatma kullanmayı önermek daha sezgisel görünse de ALAN’ın etkilerinin, kamuflajda görülenlerin ötesine uzandığını ve görsel spektrumun tüm kısımlarının büyük ihtimalle ekolojik bir etki yaratacağını vurguluyor.

Kaynak: https://phys.org/news/2022-03-advances-street-efficacy-coastal-species.html

Görsel Kaynak: https://phys.org/news/2022-03-advances-street-efficacy-coastal-species.html

Editör: Elif Berfin KORGAN

Ne düşünüyorsunuz?

5 Points
+ Oy - Oy

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir