in

Yumurtalık Kanseri Nedir?

Yumurtalık Kanseri: Tanım, Sıklık, Türleri, Belirtileri ve Risk Faktörleri

İçindekiler

Tanım

Yumurtalık kanseri bir veya iki yumurtalıkta birden oluşabilir. Kötü huylu olarak karşımıza çıkar. Yumurtalık kanseri, bu dokuda bulunan üç hücre tipinden birinde ortaya çıkabilir.

Epitelyal yumurtalık kanseri, fallop tüpü kanseri ve periton kanseri birbirine çok benzer. Yapılan çalışmalar bu üç tip kanserin hepsinin aynı hücre tipinde ortaya çıktığını göstermiştir. Ayrıca birçok epitelyal yumurtalık kanserinin fallop tüpünde başladığı ortaya çıkmıştır. Yumurtalık kanseri çoğunlukla çevre dokulardan karın zarı (periton), diyafram ve karın içine sarkan yağlı dokulara metastaz (yayılım) yapabilir.

Yumurtalıklar

Yumurtalıklar kadın üreme sisteminin bir parçasıdır. Bu sistemde yumurtalıklar dışında vulva (dış cinsel organlar), fallop tüpleri, uterus, serviks (uterus boynu), vajina (doğum kanalı) bulunur.

Yumurtalıklar karnın alt kısmında (pelvik boşluk) bulunan, üzüm büyüklüğünde organlardır. Uterusun her iki yanında, fallop tüplerinin yan kısmında bulunur. Her yumurtalık 3 tip hücreden oluşur. Bunlar;

  • Epitel Hücreler: Yumurtalıkların dış kısmında, epitel denilen tabakada bulunur.
  • Germinal (Germ) Hücreleri: Yumurtalıkların iç kısmında bulunurlar. Bu hücreler daha sonra olgunlaşarak yumurtaları oluşturur.
  • Stromal Hücreler: Yumurtalıkların içindeki bağ dokuyu oluşturur. Aynı zamanda östrojen ve progesteron üretir.

Yumurtalıklar her ay fallop tüpüne bir yumurta bırakır. Bu olaya yumurtlama adı verilir. Bu süreçte yumurta, fallop tüpünden uterusa doğru hareket eder. Eğer bu esnada yumurta bir sperm tarafından döllenirse, zigot rahim zarına yerleşir ve gelişerek bir bebeğe dönüşür. Diğer durumda yumurta bir sperm tarafından döllenmezse, hormonların etkisiyle döllenmemiş yumurta rahimin iç kısmı olan endometriyum tabakası ile birlikte vajina yoluyla atılır. Bu olaya menstrüasyon döngüsü denir.

Mestrüasyon döngüsünde rol oynayan hormonlar östrojen ve progesterondur. Yaş ile birlikte vücutta bu hormonlar daha az üretilir ve zamanla adet döngüleri düzensizleşir. Bir süre sonra durur. Bu olaya ise menopoz denir. Menopoz gerçekleştikten sonra birey çocuk sahibi olamaz ve yumurtalıkları daha küçüktür.

Yumurtalık Kanserinin Türleri Nelerdir?

Yumurtalık kanserinin birçok türü bulunmaktadır. En yaygın üç tipi aşağıda sıralanmıştır. Bunların yanı sıra borderline yumurtalık kanseri olarak adlandırılan bir türü daha vardır ve sıklıkla genç kadınlarda görülmektedir. Sınırdaki tümörler metastaz (yayılım) yapabilmesine rağmen genellikle diğer organlara tutunamaz. Bu sebepten borderline tümörler düşük malign potansiyeline sahiptir ve genellikle kanser olarak kabul edilmez.

Ne Sıklıkla Görülür?

Yumurtalık kanseri 50 yaş üstündeki kadınlarda daha sık görülmektedir. Avustralya’da her yıl 1400 kadına yumurtalık kanseri teşhisi konmaktadır. Bu kadınların ortalama yaşı 63’tür. Avusturalya’da görülen tüm kanser türleri arasında en sık görülen sekizinci kanser türü yumurtalık kanseridir.

En Yaygın Türleri Nelerdir?

Epitelyal Kökenli Yumurtalık Kanseri Nedir?

  • En sık görülen sık görülen yumurtalık kanseri türüdür. Yaklaşık olarak 10 vakadan 9’u epitelyal kaynaklı yumurtalık kanseridir.
  • Fallop tüplerinde, yumurtalık yüzeyinde (epitel) veya peritonda başlar.
  • Seröz, müsinöz, endometrioid ve berrak hücreli kanserler bu türün alt türleri arasındadır.
  • Sıklıkla 60 yaş ve üzeri kadınlarda görülmektedir.

Üreme Hücresi (germ) Kökenli Yumurtalık Kanseri Nedir?

  • Çok nadir görülmektedir. Yaklaşık olarak 100 vakanın 4’ü germ kökenlidir.
  • Tümörleşme ilk olarak yumurta hücresi üreten germinal hücrede ortaya çıkar.
  • Genellikle genç ve 40 yaş altı kadınlarda görülmektedir.

Stromal (Seks Kord/Stromal) Kökenli Yumurtalık Kanseri Nedir?

  • Bu tür kanserlerde, kadın hormonları olan östrojen ve progesteron üretiminde görevli olan hücrelerde tümörleşme başlar.
  • Nadir bir kanser türüdür.
  • Genellikle 40-60 yaşlarındaki kadınlarda görülmektedir.
  • Östrojen gibi bazı kadın hormonları üretimini uyarabilir.

Semptomlar Nelerdir?

Yumurtalık kanserinin ilk evrelerinde genellikle semptom görülmez. Kanserin teşhis edilebilmesi için ilerlemesi gerekmektedir.

Hastalığın ilerleyen evrelerinde şu semptomlar görülebilmektedir: iştah kaybı veya çabuk doyma hissi, tuvalet alışkanlıklarında değişiklik (kabızlık, ishal, sık idrara çıkma gibi), hazımsızlık ve mide bulantısı, yorgunluk, sebepsiz kilo kaybı veya kilo alımı, karın veya pelviste ağrı veya şişme, cinsel ilişki sırasında ağrı, adet döngüsündeki düzensizlikler, menopozdan sonra kanama.

Bu belirtileri yaşayan bir kadının uzman bir doktora görünmesinde yarar vardır fakat bu semptomların tek sebebi yumurtalık kanseri olmayabilir.

Genetik Faktörlerin Rolü Nasıldır?

Yapılan çalışmalarla yumurtalık kanseri ile bağlantılı bir gen bulunmuştur. Bu gendeki bazı kusurlar yumurtalık kanserine sebep olabilmektedir. Fakat kalıtsal olarak bu kusurlu geni alan her kadın yumurtalık kanseri olmayabilir ayrıca kusurlu gene sahip olan her kadının ailesinde kanser öyküsü olmayabilir.

Yumurtalık kanseri, BRCA1 ve BRAC2 genlerindeki bir hata ile ilişkilendirilmiştir. Bu genler aynı zamanda meme kanseri ile de bağlantılıdır. Fakat yumurtalık kanseri teşhisi konmuş hastaların sadece %15-20’sinin BRCA genlerinde bir hata tespit edilmiştir. Aynı zamanda Lynch sendromu daha az yaygın olarak yumurtalık kanseri ile ilişkilidir.

Yumurtalık kanserinin genetik bağlantısı hala araştırılmaya devam ediliyor. Yumurtalık kanserinin teşhisi için genetik testler kullanılmaktadır. Bu testler genlerdeki hatayı bulmayı amaçlar. Alınan kan örneği ile BRCA1, BRCA2 veya başka bir gende mutasyon olup olmadığına bakılır. Bu test sonucuna bağlı olarak hastanın sahip olduğu mutasyona göre tedavi süreci başlamış olur. Aynı zamanda yumurtalık kanseri teşhisi konan hastaların semptom göstermeyen aile bireylerine de genetik test uygulanması gerekebilir.

Risk Oluşturan Faktörler Nelerdir?

Yumurtalık kanserinin net olarak nedeni bilinmemektedir fakat bazı risk faktörleri mevcuttur.

  • Yaş: Yapılan araştırmalar yaş ilerledikçe yumurtalık kanseri riskinin arttığını göstermiştir. Özellikle 50 yaş üstü kadınlarda ve menopoza girmiş kadınlarda daha sık görülür.
  • Genetik Faktörler: Genetik kusurların hastalık ile ilişkisi olduğu bilinmektedir. Özellikle seröz yumurtalık kanserlerinin %20’sinin kalıtsal hatalı bir gen ile ilişkili olduğu ortaya çıkmıştır.
  • Aile Öyküsü: Ailede daha önceden yumurtalık, meme, bağırsak veya rahim kanseri teşhisi konmuş bir bireyin olması riski arttırmaktadır.
  • Yaşam Tarzı: Sigara içmek, fazla kilolu olmak yumurtalık kanseri riskini arttırmaktadır.
  • Hormonal Faktörler: Erken ergenlik, geç menopoz veya uzun süre östrojen tedavisi görmek yumurtalık kanseri için risk oluşturabilir.
  • Üreme Öyküsü: Çocuğu olmayan veya 35 yaş üstünde çocuk sahibi olan kadınların daha fazla risk altında olduğu görülmüştür.

Yapılan çalışmalara göre yumurtalık kanseri riskini azaltmak mümkündür. Çocuk sahibi olmak, emzirmek, kombine oral kontraseptif ilaç kullanmak ve fallop tüplerinin bağlanması yumurtalık kanseri riskini azalttığı gösterilmiştir.

Kaynak: https://www.cancervic.org.au/cancer-information/types-of-cancer/ovarian_cancer/ovarian-cancer-overview.html

Görsel Kaynak: https://img.medscape.com/thumbnail_library/is_161006_ovaries_cancer_800x600.jpg

Editör: Doğa DEMİRBAŞ

Ne düşünüyorsunuz?

5 Points
+ Oy - Oy

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir