in

Rahim Ağzı Kanseri Nedir?

Tanımdan Tedaviye Rahim Ağzı Kanseri

İçindekiler

Rahim Ağzı Nedir?

Serviks (rahim ağzı), fallop tüpleri, uterus (rahim), yumurtalıklar, vajina (doğum kanalı) ve vulva (dış genital organlar)’nın da dahil olduğu kadın üreme sisteminde bir kısımdır.

Serviks karşımıza zaman zaman rahim ağzı olarak da çıkabilmektedir, ve uterusu vajinaya bağlar. Vajinaya doğru açılan dış yüzeye ve uterusa bakan iç yüzeye sahiptir.

Serviks’in bir çok görevi vardır. Bunlar;

  • Vajinal sağlığı sağlamak için nem üretir.
  • Regl kanının uterustan vajinaya geçişini sağlamak için açılır.
  • Spermlerin salınan yumurtaları döllemek için fallop tüpünden yukarı doğru hareket etmesine yardımcı olan mukus üretir.
  • Gelişmekte olan bebeği hamilelik sırasında uterusta tutar, kapalı kalır ve daha sonra bebeğin vajinadan doğmasına izin vermek için genişler.

Serviks, yukarıda da bahsedildiği gibi vajinaya (ektoserviks) açılan bir dış yüzeye ve servikal kanalı (endoserviks) kaplayan bir iç yüzeye sahiptir. Bu yüzeyler skuamöz ve glandüler olmak üzere iki tip hücre ile kaplıdır.

Skuamöz Hücreler

Bunlar, düz ve ince yapıda olan ve vajinaya (ektoserviks) açılan serviksin dış yüzeyini kaplayan hücrelerdir. Bu hücrelerde oluşan kanserlere, skuamöz hücreli karsinom denmektedir.

Glandüler Hücreler

Glandüler hücreler, sütun şeklinde olan ve serviksin iç yüzeyini (servikal kanal veya endoserviks) kaplayan hücrelerdir. Bu hücrelerde oluşan kanserlere adenokarsinom denmektedir. Bu iki hücrelerin buluştuğu bölgeye transformasyon bölgesi adı verilir. Bir çok rahim ağzı kanseri bu noktada başlar.

Rahim Ağzı Kanseri Hakkında Bilgiler

Rahim ağzı astarında bulunan anormal hücrelerin kontrolsüz olarak büyümesiyle rahim ağzı kanseri başlar. Yukarda da bahsedildiği gibi bu kanser türü en sık olarak Transformasyon bölgesi olarak adlandırılan serviks bölgesinde başlar, ancak vajina gibi serviksin çevresinde bulunan dokulara ya da lenf düğümlerine veya akciğerler ve karaciğerler gibi vücutta bulunan diğer bölgelere de metastaz yapabilir

Türler

Bu kanserin iki ana türü vardır ve bu kanserler başladıkları hücrelerden sonra adlandırılır:

  • Skuamöz hücreli karsinom
  • Adenokarsinom

Az sayıda ki rahim ağzı kanserlerinde hem skuamöz hücreler hem de glandüler hücreler bulunmaktadır. Bu kanserler adenoskuamöz karsinomlar veya karışık karsinomlar olarak bilinir. Rahim ağzında başlayabilen diğer nadir kanser türleri arasında küçük hücreli karsinom ve servikal sarkom bulunur.

Skuamöz Hücreli Karsinom

Rahim ağzı kanseri türlerinden en yaygın olarak rastlanılan skuamöz hücreli karsinom serviksin skuamöz hücrelerinde başlar (bu yüzden bu şekilde adlandırılır). Bu ise, vakaların yaklaşık 7/10’nu -yani %70’ini- oluşturur.

Adenokarsinom

Adenokarsinom, serviksin glandüler hücrelerinde başlayan ve diğerlerine kıyasla daha nadir olan bu kanser tipi, her dört vakanın yaklaşık birinde görülür diğer bir değişle vakaların yüzde 25’ini oluşturur. Adenokarsinomun teşhisi diğerlerine nazaran daha zordur, çünkü serviksin daha üst kısımlarında bulunur ve anormal glandüler hücrelerin bulunması daha zordur.

Sıklık

Avustralya’da her yıl yaklaşık olarak 850 kişide rahim ağzı kanseri teşhis edilmektedir. Rahim ağzı kanseri, 30 yaş ve üzerinde olan kişilerde daha sık görülmekle birlikte, her yaşta da ortaya çıkabilmektedir ve rahim ağzı olan kişilerde teşhis edilen tüm kanserlerin yaklaşık %2’sini oluşturmaktadır. Yaklaşık olarak 195 kişiden birinde 75 yaşına gelmeden rahim ağzı kanseri oluşacaktır.

Avustralya’da rahim ağzı kanserinin görülme sıklığı, 1990’larda ulusal bir tarama programı sunulduğundan ve 2007’de ulusal bir HPV aşılama programı sunulduğundan itibaren önemli ölçüde azalmıştır.

Belirtiler

Rahim ağzı kanserinin erken evrelerinde genellikle semptomlara rastlanılmaz. Rahim ağzında, rahim ağzı kanserine dönüşebilecek anormal hücreler olup olmadığını bilmenin tek yolu rahim ağzı tarama testine tabii tutulmaktır. Eğer semptomlar varsa, bunlar genellikle şunlardan oluşur:

  • Menstruasyon döngüsü arasında, menopozdan sonra veya cinsel ilişki sırasında veya sonrasında vajinal kanama
  • Pelvik ağrı
  • Cinsel ilişki sırasında ağrı
  • Alışılmadık bir vajinal akıntı
  • Normalden daha uzun süren daha ağır dönemler veya dönemler

Bu semptomlar diğer durumlardan veya ilaçlardan da kaynaklanabilmekte olsa da, rahim ağzı kanseri olasılığını reddetmek çok önemlidir. Bu durumdan endişeleniyorsanız veya semptomlar geçmiyor ise  doktorunuza danışın. Bu kanser tipi, düz, lezbiyen, gey, biseksüel, transseksüel veya interseks olsun, serviksi olan herkes için önemlidir.

Nedenler

Hemen hemen tüm rahim ağzı kanseri vakalarına insan papilloma virüsü (HPV) adı verilen bir enfeksiyon bu duruma neden olur. Bununla beraber bilinen diğer risk faktörleri de vardır.

İnsan papilloma virüsü (HPV) ile Enfeksiyon

HPV, bir grup virüsün adı olmakla birlikte, serviks, vajina ve cilt gibi vücudun farklı bölgelerinin yüzeyini etkileyen yaygın bir enfeksiyondur.

Cinsel organları etkileyen 40’tan fazla tip de dahil olmak üzere 100’den fazla farklı HPV türü vardır. Genital kaynaklı HPV, genellikle cinsel temas sırasında deriden yayılmaktadır. Her beş kişiden yaklaşık dördü hayatlarının bir döneminde en az bir tür genital HPV ile enfekte olacaktır. HPV’nin diğer bazı tipleri de el ve ayaklarda yaygın siğillere neden olmaktadır.

İnsanların çoğu HPV’ye sahip olduklarının farkında değildir, çünkü genellikle zararsızdırlar ve semptom göstermezler. Çoğu insanda, virüs bağışıklık sistemi tarafından hızla temizlenir ve tedaviye gerek yoktur. Serviksi olan bazı kişilerde enfeksiyon geçmez ve servikste değişiklik geliştirme riski artar. Bu değişiklikler ise genellikle yıllar içinde yavaş yavaş gelişir.

Yaklaşık olarak on beş tip genital HPV rahim ağzı kanserine neden olmaktadır. Tarama testleri, bu tür HPV’leri veya virüsün neden olduğu prekanseröz hücre değişikliklerini tespit etmek için kullanılmaktadır. HPV’ye karşı aşı da bulunmaktadır.

Ulusal HPV Aşılama Programı

Avustralya’da kullanılan HPV aşısı, rahim ağzı kanserlerinin yaklaşık yüzde 90’ına neden olduğu bilinen dokuz HPV suşuna karşı korur. Ayrıca, bu aşı vajinal, vulvar, penil, anal ve orofaringeal kanserlerin de dahil olduğu ve HPV ile ilişkili olan ve daha nadir görülen kanserlerde de bir miktar koruma sağlar.

Bu program dahilinde, 12-13 yaştaki çocukların hepsine aşı ücretsiz olarak yapılmaktadır. Cinsel olarak aktif olan insanlar HPV aşısından yararlanabilirler fakat HPV aşısının kanser öncesi hücre değişikliklerini veya rahim ağzı kanserini tedavi etmediğini unutmamak gerekir.   Bunların yanı sıra, aşı yaptırdıysanız bile, HPV aşısı her türlü HPV’ye karşı koruma sağlamamaktadır dolayısıyla düzenli tarama testlerine başvurmalısınız.

Kanser Öncesi Servikal Hücre Değişiklikleri

Bazen servikste bulunan skuamöz ve glandüler hücreler değişmeye başlar ve mikroskop altında bu değişiklik fark edilir. Bu erken süreçte gerçekleşen servikal hücrelerdeki değişiklikler kanser habercisi olabilir. Bu şu anlama gelmektedir; kanser olmayan fakat ileri süreçte kansere yol açabilecek anormal bir doku (lezyon) olduğu anlamına gelir. Sadece rahim ağzında kanser öncesi değişikliklere sahip olan bazı insanlarda rahim ağzı kanseri geliştirme olasılığı bulunmaktadır.

Bazı HPV (insan papilloma virüsü) türleri kansere dönüşebilen servikal hücre değişikliklerine neden olabilir. Bu hücrelerdeki değişikliklerin semptomları bulunmaz,fakat rutin bir servikal tarama testi yaptırıldığında fark edebilirler

Daha öncede bahsedildiği gibi, servikal hücrelerde iki ana değişiklik türü vardır:

  • Anormal skuamöz hücreler
  • Anormal glandüler hücreler

Anormal Skuamöz Hücreler

Bu hücreler skuamöz intraepitelyal lezyonlar (SIL) olarak adlandırılırlar. Düşük dereceli (LSIL) veya yüksek dereceli (HSIL) olarak sınıflandırılabilinmektedirler. Anormal hücrelerin konumunun, servik yüzeyinde ne kadar derinde olduğu göre derecelendirildiğinde, SIL servikal intraepitelyal neoplazi (CIN) olarak adlandırılır.

  • Daha önceleri CIN 1 olarak derecelendirilen LSIL, genellikle tedavi olmadan da kaybolur.
  • Daha önce CIN 2 veya 3 olarak derecelendirilen HSIL ise, kanser öncesidirler. Yani yüksek dereceli anormalliklerdir, bulunmazlarsa ve tedavi edilmezlerse on ila on beş yıl içinde erken rahim ağzı kanserine dönüşme potansiyeline sahiptirler. Genellikle doğurganlığı etkilemeden tedavi edilebilirler.

Anormal Glandüler Hücreler

Bu hücrelere in situ adenokarsinom denir. Bu hücrelerin adenokarsinoma dönüşme olasılığını azaltmak için tedaviye ihtiyaç doğmaktadır. Serviksinde anormal glandüler hücrelere sahip olan herkes kolposkopi için bir jinekoloğa yönlendirilmelidir.

Kanser öncesi servikal hücrelerde ki değişikliklerini tedavi etmek, bu değişikliklerin rahim ağzı kanserine dönüşümlerini önleyecektir.

Risk Faktörleri Nelerdir?

Bir sürü risk faktörü bulunmaktadır.

  • Sigara ve Pasif İçicilik: Tütün içerisindeki bulunan kimyasallar rahim ağzına bulunan hücrelere zarar verebilir ve bu da rahim ağzında insan papilloma virüsü (HPV) enfeksiyonuna sahip kişilerde kanser geliştirme riskini arttırır.
  • Oral Kontraseptifin (ilaç) Uzun Süreli Kullanımı: Yapılan araştırmaların sonucunda, hapı beş yıl veya beş yıldan daha uzun süre boyunca kullanan kadınlarda rahim ağzı kanserinin gelişme riskinin arttığı gösterilmektedir. Fakat bunun nedeni açık değildir. Bununla birlikte kanser geliştirme riski azdır ve ayrıca bu hap rahim ve yumurtalık kanserleri gibi diğer kanser türlerine karşı korunmada yardımcı olabilir. Bu konuyla ilgili endişeleriniz varsa doktorunuzla konuşmanızı tavsiye ederiz.
  • Zayıf Bağışıklık Sistemi: İnsanlarda bağışıklık sistemi, vücudun insan papilloma virüsünden (HPV) kurtulmasına yardımcı olur. Bağışıklık sistemi zayıflamış kişiler bundan dolayı  rahim ağzı kanseri gelişme riski altındadır ve daha sık rahim ağzı tarama testleri yaptırmaları gerekmektedir. Bu, HIV virüsüne sahip olan kişileri ve bağışıklık azaltan ilaçları kullanan kişileri kapsar. Bu konuyla ilgili endişeleriniz varsa doktorunuzla konuşmanızı tavsiye ederiz.
  • Dietilstilbestrol (DES)’e Maruz Kalma: Dietilstilbestrol, insan cinsiyet hormonlarından olan östrojeninin sentetik (yapay) bir şeklidir. DES, düşük yapmayı önlemek amacıyla 1940 yılından 1970’lerin başlarına kadar hamile kadınlara kullanım için reçete edildi. Yapılan çalışmalar, DES kullanan kadınlarda nadir rastlanılan bir servikal adenokarsinom gelişme riskinin çok fazla olmamakla birlikte artmış olduğunu göstermektedir.

Görünmeniz Gereken Sağlık Personelleri Kimlerdir?

Doktorunuz semptomlarınızı değerlendirmek için ilk testleri ayarlayacaktır. Bu testler kanser riskini dışlamazsa, daha sonra jinekolog veya jinekolojik onkolog gibi bir uzmana yönlendirileceksiniz ve bu uzmanlar sizin için daha fazla test düzenleyecektir.

Rahim ağzı kanseri teşhisi konursa eğer, uzmanınız diğer tedavi opsiyonlarını dikkate alacaktır. Bu da genellikle multidisipliner bir ekip (MDT) toplantısı olarak bilinen, diğer sağlık profesyonellerininde katıldığı bir toplantıda tartışılacaktır. Tedavi esnasında ve sonrasında, tedavinizin farklı alanlarında uzmanlaşmış bir dizi sağlık uzmanı ile görüşeceksiniz. Aşağıdaki tabloda, MDT’nizde olabilecek kişilerin rolleri açıklanmaktadır.

Sağlık Uzmanları

  • Jinekolog: Kadın üreme sistemi hastalıklarının tedavisinde uzmanlaşmıştır; rahim ağzı kanserini teşhis edebilir ve daha sonra sizi bir jinekolojik onkoloğa yönlendirebilir.
  • Jinekolojik Onkolog: Rahim ağzı kanseri gibi kadın üreme sistemi kanserleri (jinekolojik kanserler) için tanı koyar ve ameliyat yapar.
  • Radyasyon Onkoloğu: Radyasyon tedavisinin bir seyrini reçete ederek ve denetleyerek kanseri tedavi eder.
  • Tıbbi Onkolog: Hedef tedavi, kemoterapi ve immünoterapi gibi ilaç tedavileriyle kanseri tedavi eder.
  • Radyolog: X-ışınlarını ve taramaları analiz eder; girişimsel bir radyolog ayrıca ultrason veya BT altında biyopsi yapabilir ve bazı tedavileri yapabilir.
  • Kanser Bakım Koordinatörü: Bakımınızı koordine eder, MDT üyeleriyle iletişim kurar ve tedavi boyunca sizi ve ailenizi destekler; klinik hemşire Danışmanı (CNC) veya klinik hemşire uzmanı (CNS) olabilir).
  • Hemşire: İlaçları yönetir ve tedavi boyunca bakım, bilgi ve destek sağlar.
  • Diyetisyen: Tedavi ve iyileşme sırasında takip edilmesi gereken bir beslenme planı önerir.
  • Sosyal Hizmet Uzmanı (psikolog): Sizi destek hizmetlerine bağlar; kanser ve tedavi ile ilgili duygusal ve pratik sorunlara yardımcı olur
  • Kadın Sağlığı Fizyoterapisti: Mesane ve bağırsak sorunları, cinsel sorunlar ve pelvik ağrı gibi jinekolojik kanserlerin tedavisi ile ilgili fiziksel sorunları tedavi eder.

Kaynak: https://www.cancervic.org.au/cancer-information/types-of-cancer/cervical_cancer/cervical-cancer-overview.html

Görsel Kaynak:

Editör: Fatih Nejdet MEMİŞ

Ne düşünüyorsunuz?

6 Points
+ Oy - Oy

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir