in

Kortikosteroid Bağlayıcı Globulin Eksikliği

Kortikosteroid Bağlayıcı Globulin Eksikliği: Tanım, Sıklık, Nedenler ve Kalıtım Modeli

İçindekiler

Tanım

Herhangi bir fiziksel efordan sonra aşırı yorgunluk ile karakterize olan kortikosteroid bağlayıcı globulin eksikliği hastalığı göze çarpmayan semptomlara sahiptir. Etkilenen bireylerde hipotansiyon gözlemlenmektedir. Bazı hasta bireylerde ise karaciğer yağlanması görülmektedir. Etkilenen diğer bireylerde ise kaslarında kronik ağrılar baş göstermektedir. Hastalığı taşıyan bireylerdeki semptomlar hem hasta bireyler arasında hem de aile arasında değişkenlik göstermektedir.

Bu hastalığı taşıyan birçok bireyde yukarıdaki semptomlardan sadece bir veya ikisini barındırmaktadır. Diğer hastalarda belirti ve semptomlar oluşmayabilir. Hastalığın teşhisi için ise sadece aile ve akraba olanların arasında bir kişinin etkilenmesi yeterli olmaktadır.

Kronik yorgunluk sendromu kortikosteroid bağlayıcı globulin eksikliği hastalığı ile karakterizedir. Kronik yorgunluk sendromu olan bireylerde günlük aktivitelerini veya rutin işlerini uzun süreli yorgunluğun etkisi ile engellenmektedir bunun yanında boğaz ağrısı ve baş ağrısı gibi belirtiler de kronik yorgunluk sendromunun bir sonucudur.

Sıklık 

Nadir olarak gelişen kortikostreoid bağlayıcı globulin eksikliği hastalığının yaygınlığı kesin bir şekilde tanımlanmamıştır. Hastalığı olan bireylerin doktorlar tarafından yetersiz tanı  konması bilinmektedir bunun nedeni ise hastalığı geçiren bireylerin hafif semptomlara sahip olması ya da herhangi bir semptom taşımamalarından kaynaklanmaktadır.

Nedenler 

Hastalığın genetik nedenleri incelendiği zaman altında yatan en önemli unsur SERPINA6 genindeki genetik kusurlardır. Bu gen karaciğer hücrelerinde kortikosteroid bağlayıcı globulin (CBG) proteininin sentezi için hem gerekli olan genetik kodları şifreler hem de üretimi için talimatlar vermektedir. CBG proteini kortizol hormonuna bağlanmaktadır. Kortizol hormonu hücresel aktiviteler için önem ihtiva eder. Bu aktivite arasında kandaki şeker seviyelerinin stabilizasyonunu sağlayabilmek, vücut hücrelerini stres ve strese bağlı faktörlerden uzak tutmak ve inflamasyonu engellemek gibi aktiviteler sayılabilir. Kortizol hormonu CBG proteinine bağlandığı zaman, hormon inaktif hale gelir. Normal olarak vücuttaki kortizol hormonunun % 80-%90’ı CBG proteinine bağlanmaktadır. Vücutta herhangi bir hücrede kortizol gereksinimi olduğu zaman CBG proteinleri ihtiyaç olan yere kortizolü serbest bırakarak hormonun aktivasyonunu gerçekleştirmiş olur. Buradan da anlaşılıyor ki CBG proteinleri, vücuttaki kortizol seviyesini düzenlemekle işlev görebilir. Vücut hücrelerindeki toplam kortizol miktarı hem aktif (CBG proteinlerine bağlanmamış) hem de inaktif (CBG proteinlerine bağlanmış) bir şekilde bulunmaktadır.

SERPINA6 geninde meydana gelen mutasyonlar sonucunda kortikosteroid bağlayıcı globulin protein molekülünün kortizol hormonuna bağlanma işlevini azaltmaktadır. Daha şiddetli mutasyonlar CBG proteinin sentezini engelleyebilmektedir. Kortikosteroid bağlayıcı globulin eksikliği olan hastalarından alınan kan örneklerinin analizden kortizole bağlanmamış CBG artışı görülmüştür. Anormal CBG artışı sonunda vücut hücreleri kortizol üretimini durdurur ve kortizol miktarında bir azalış olur. Böylece kortizol seviyelerinde bir dengesizlik meydana gelir.

Anormal kan basıncı ve hipotansiyonun altında yatan neden kortizol seviyelerindeki azalmadır. Kortizol seviyelerindeki bu düşüş kan damarlarının genişlemesine ya da daralmasına neden olmaktadır. Bazı bilim insanları  hastalıkta yer alan özelliklerin birbirlerini etkileyebileceğini ve hastalardaki fiziksel efor sonrası meydana gelen yorgunluğun hastalığın karakterizasyonu olmasından ziyade kronik ağrı sendromu sonucu oluşabileceğini düşünmektedirler. Bu ağrı ve yorgunluk semptomlarının farklı genetik ve çevresel faktörler ile ilişkili de olabileceği ön görülmektedir.

Kalıtım Modeli

Kortikosteroid bağlayıcı globulin eksikliği otozomal çekinik kalıtım modeli geçişlidir. Otozomal çekinik kalıtım modeli her bir hücredeki genlerin ve kopyalarının mutasyonel olduğu anlamına gelmektedir fakat ebeveynler taşıyıcı oldukları için hastalığın belirti ve semptomlarını göstermemektedirler. Hastalığın klinik tanımında da belirtildiği üzere hasta olan bireylerin semptomları kendi aralarında farklı olabileceği gibi aile ve akrabalarında da farklı olabilmektedir. SERPINA6 geninin tek bir mutasyonu sonucu kronik ağrı ve yorgunluklar oluşabilmektedir. Fakat bu durumun tersi olarak SERPINA6 geninin ve alternatif formundaki mutasyonlar sonucundan hasta bireylerde semptom gelişmeyebilir. Kısacası bazı hastas bireylerde semptom gözlemlenirken bazı bireylerde semptom oluşmamaktadır ve bunun nedeni tam olarak bilinmektedir.

Bu Hastalığın Diğer İsimleri 

  • CBG Eksikliği
  • Transkortin Eksikliği

Kaynak: https://medlineplus.gov/genetics/condition/corticosteroid-binding-globulin-deficiency/

Görsel Kaynak: https://the-brand-guy.com/2017/09/28/brand-as-culture-14/

Editör: Meryem Melisa KAR 

Ne düşünüyorsunuz?

6 Points
+ Oy - Oy

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir