in ,

ÇalışkanÇalışkan HavalıHavalı Sevgi DoluSevgi Dolu EntellektüelEntellektüel ŞaşkınŞaşkın ÇılgıncaÇılgınca AğlamaklıAğlamaklı

Kanser: Anjiyogenez

Kan Damarlarından Filizlenme Yoluyla Yeni Damarların Oluşumu

Giriş

Mevcut kan damarlarından filizlenme yoluyla yeni kan damarları oluşması anlamına gelen anjiyogenez; yara iyileşmesi, embriyo gelişimi, kemik oluşumu gibi olaylarda görevli fizyolojik bir unsur olmasının yanı sıra sedef hastalığı, polikistik over ve tümör oluşumu gibi patolojik durumlarda da görülmektedir. Tümörleşmede anjiyogeneze hipoksi, tümör supresör genlerin (örn. p53) inaktivasyonu ve metabolik stres gibi faktörler sebep olabilmektedir.

Anjiyogenez, ilgili bölgede bazal membranın yıkımı ile başlar. Bu süreçte matris metaloproteinazların (MMP) ekstraselüler matrisi (ECM) degrade ederek, epitelyal mezenkimal geçiş (EMT) sonrası göç yeteneği kazanmış endotel hücrelere yol açtığı bilinmektedir. Endotel hücreler ECM’ye göç eder ve çoğalır. Burada fibroblast büyüme faktörü (FGF) ve vasküler endotelyal büyüme faktörü (VEGF) gibi büyüme faktörleri etkilidir. Endotel hücrelerin birbirine ve ECM’ye tutunarak anjiyogeneze hazır hale gelmesi için degredasyon lokal olarak inhibe edilir, ECM bileşenleri toplanır ve kapiller oluşur. Kapillerin ucundan ECM yıkımı tekrar aktive olur ve birbirini izleyen inhibisyon ve aktivasyonlarla kapillerler oluşur.

Bazı Anjiyogenik Faktörler ve Özellikleri

Anjiyogenezi başlatan çok sayıda sinyal vardır ve mekanizma oldukça karışıktır. Proanjiyogenik ve antianjiyogenik faktörler ile anjiyogenez dengesi sağlanmaktadır. Tümör anjiyogenezinde, bir ya da birden fazla anjiyogenik büyüme faktörünün aşırı eksprese olduğu, anjiyogenik inhibitörlerin ise azaldığı görülmektedir. En önemli proanjiyonik faktörler FGF-2, VEGF ve ANG II’dir. Bunlara ek olarak angiyotensin II (ANG II), insulin benzeri büyüme faktörü-1 (IGF-1), EGF, angiyopoietin ve endotelin-1 (ET-1) de proanjiyonik faktörlerdir. Antianjiyogenik faktör olarak trombospandin, anjiyostatin, endostatin, hyaluronik asit, platelet faktör-4, TNF-α ve birçok inhibitör görev almaktadır. Bu faktörlerin ekspresyonları birçok farklı parametre (oksijen konsantrasyonu, yaşlanma vs.) ile düzenlenmektedir. Henüz tüm anjiyogenik etkileşimler tam anlamıyla açıklanamamıştır.

  • Vaskuler Endotelyal Büyüme Faktörü (VEGF): Vücutta birçok farklı hücrede sentezlenen VEGF, anjiyogenezde oldukça önemlidir. Endotel hücrelerinin yaptığı birçok fizyolojik ve fizyopatolojik olayda gereklidir. Post-natal damarlanma, yara iyileşmesi, kanser gibi durumlarda önemlidir. Damar geçirgenliğini (permeabilite) arttıran bir faktör olarak tanımlanmıştır.
  • Trombosit Kaynaklı Büyüme Faktörü (PDGF): Dört farklı gen tarafından kodlanan, dört farklı polipeptid zincir içeren bir proteindir. Yara iyileşmesi, doku şekillenmesi, hücrelerin farklılaşması ve anjiyogenezde etkilidirler. Tümörler, endotel hücreler, fibroblastlar, makrofajlar, düz kas hücreleri ve astrositler tarafından salgılanmaktadır.
  • Tümör Nekroz Faktörü-Alfa (TNF-α): Kanserde görülen deri altı yağ kütle kas kaybında ve endotoksik şokta görev alır. Diğer anjiyogenik büyüme faktörleri olan bFGF ve IL-8 ile birlikte endotel hücrelerinde başka bir fibronektin reseptörü olan integrin a5b1’in sentezini indükler.

Kaynaklar: 

  1. https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/300205
  2. https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/391626
  3. https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/5756
  4. https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/33806
  5. http://eskidergi.cumhuriyet.edu.tr/makale/992.pdf

Görsel Kaynak: https://demedbook.com/images/1/blood-everything-you-need-to-know.jpg

Editör: Berfin Sucu

Ne düşünüyorsunuz?

32 Points
+ Oy - Oy

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir